31.05.2017
SİNEFİL GÜNLÜĞÜ: Dôwa Meita Senshi Windaria (1986)
80’lerin sonu ve 90’ların başında çocukluğunu geçirenler, kuşkusuz özlemle andıkları çok güzel hatıralara sahiptir. Bir de daha çocuk yaşta üzüntüye boğuldukları, korktukları ve endişeyle tanıştıkları, son derece tartışmalı çizgi filmlerle büyümüşlerdir. (90’larda da yine Japon Sineması’nda Neon Genesis Evangelion gibi, psikolojik altyapıya sahip farklı ve karamsar anime dizi örnekleri mevcuttu) 1985 yapımı Clémentine’in bu konudaki şanı, dillere destandır elbette. Aşağılanma, başa gelen felaketler, şeytanlar, kabuslar ve tüm bunlara göğüs germeye çalışan, belden aşağısı felçi küçük bir kız… İşte Bu diziden bir yıl sonra çekilen Japon animesi Dôwa Meita Senshi Windaria; yine küçük yürekleri derinden etkilemişti.
Windaria, bir cenaze merasiminin görüntüleriyle açılır. Ölen kişinin ruhu kanatlanır ve bulutların üzerinde uçan hayalet gemiye gider. Hayalet Gemi’nin kaptanı, Druid’in nişanlısı Banbou’dur. Bu geminin kaptanı olmayı kabullenen adam, 10 yıl boyunca sevdiklerinden ayrı kalmayı göze almak zorundadır. Druid de, yıllarca büyük bir umutla hep Banbou’yu bekler.
Itha ve Paro geçmişteki anlaşmazlıkları bir ateşkesle geride bırakmış iki krallıktır. Itha Prensesi Ahnas’la Paro Prensi Jill de, birbirini sevmektedir ve aşıklar, Şüphe Ormanı’nda gizlice buluşmaktadır. Fakat bir gün Paro’dan bir casus, baraj kapaklarını açmak suretiyle, Itha’yı sular altında bırakmak amacıyla sabotaja girişince yakalanır ve iki krallık arasında savaş hazırlıkları başlar.
Izu ve Marliin’se, iki krallık arasındaki Saki köyünde, tarımla uğraşmakta ve sakin bir yaşam sürmektedir. Paro Veziri, Izu’ya para ve mevkii karşılığında, kendi saflarında savaşmasını teklif eder. Teklifle başı dönen Izu, Marliin’i bırakıp Paro’ya doğru yola çıkar. Kocasını bekleyen Marliin’in sonu da Druid gibi mi olacaktır? Yoksa savaş, buna bile gerek kalmadan her şeyi yıkacak mıdır?
Filmde insanoğlunun açgözlülüğü ve değer bilmeyen, sürekli istence boyun eğen zayıf karakteri; umutsuzluk, savaşın anlamsızlığı ve yarattığı yıkım, oldukça karanlık ve pesimist bir biçimde işlenmiştir. Bir kere izleyenin kolay kolay unutamayacağı bu trajik anime, ne yazık ki üzerinden geçen onca yıla rağmen, gömülü kalmaya devam etmekte.