13.02.2018

Tercihleriyle Fark Yaratan Aykırı Aşk Hikâyeleri

1) Nymphomaniac (İtiraf) – 2013

Yönetmen: Lars von Trier

Lars von Trier’in şimdilik son harikası olan Nymphomaniac, birçoklarının gözünde hasta ya da sapık bir kadının sıkıcı bir hayat hikâyesi olarak görülüyor belki de. Lakin bu filmi bu kadar basite indirgemek, Trier’in söylediklerine yeterince kulak vermemek, filmin derinliğine inmemek, filmin kodlarını okumamak olur. Zira Charlotte Gainsbourg’in kıskanılası bir performansla hayat verdiği Joe karakterinin Shia LaBeouf sayesinde perdede arz-ı endam eden Jerôme karakterine beslediği ve hiç tükenmeyen aşkına haksızlık yapılmış olur. Bir ömür bitmeyen, eskimeyen bir aşk… Kimler gelip geçerse geçsin, kaç erkekle birlikte olursa olsun fark etmez. Sonuçta diğer erkeklerin hepsi Joe’nin hastalığının kısa süreli, geçici ilaçlarıdır. Lakin Joe, Jerôme’a kelimelerin kifayetsiz kalacağı türden hisler besler.

Bu acılı hayat hikâyesini kendi ağzından dinlediğimiz Joe’yi sıkılmadan ya da yargılamadan izlemek istiyorsanız Joe’nin duygularını hissetmenizi tavsiye ederim.