18.01.2017

Yönetmen Koltuğu: Claire Denis

5)Les Salauds (Pislikler)  – 2013

Denis’in şimdilik son kurmacası olan Les Salauds, yönetmenin, insanlığın karanlık yanlarına odaklanan filmlerinden biri yine. Marco karakterinin işini gücünü bırakarak iki aile arasındaki hesaplaşmaların, kirli ilişkilerin arasında kalmasına odaklanıyor. Aslında Marco, hem çok yakın arkadaşı hem de kız kardeşinin kocasının intihar etmesiyle işinden izin alarak geliyor. Kardeşi ne de olsa zor durumdadır. Kocasını kaybetmiş, kızını kliniğe yatırmış ve fabrikayı batmaktan kurtarmaya çabalamaktadır.

Marko da en temiz duygularıyla kardeşine, yeğenine yardım etmek bir yandan da arkadaşının intihar etmesine sebep olanlardan hesap sormak istemektedir. Fakat hem kendi kız kardeşinin ailesinin ne de arkadaşının intihar etmesine sebep olan adamın ailesinin kendi içlerindeki ilişkileri, hesapları mide bulandırıcıdır. Marko pislikler arasında kapana kısılmıştır.

Denis, yaşantılar açısından yüzleşmek istemediğimiz insanlarla, olaylarla bizleri karşı karşıya getirerek zorlar bu filmiyle. Hem de karmaşık bir şekilde ilerlettiği kurgusuyla uzun bir süre kişilere, hikâyeye, ilişkilere kafa yormamızı ister. Açıkçası hem olayı çözmeye çalışmak hem de karakterlere odaklanmak aynı anda oldukça güç olmakta. Yani vesselam Denis yine hınzırlığının amacına ulaşıyor. Bana özellikle sonlara doğru  Stuart Staples’in muhteşem müziklerinin de etkisiyle bir David Lynch filmi izliyormuşum izlenimi uyandıran Les Salauds, yönetmenin belki en iyilerinden değil ama yine de es geçilmemesi gerekenlerden.