15.06.2017

Yönetmen Koltuğu: Dušan Makavejev

1)Sweet Movie (Tatlı Film) – 1974

Makavejev’in bana kalırsa en sert, sınırları aşan ve en büyük başyapıtı olan Sweet Movie, kapitalizm ile Stalinizm eleştirisini aynı potada eritiyor. İki bölüm halinde tasarlanan filmde birinci bölümde kadın vücudunun metalaştırılması ve dolayısıyla kapitalizm, ikinci bölümde ise lider fetişimi ve böylece Stalinizm eleştirisi karşımıza çıkıyor. Birinci bölümdeki dünyanın en zengin adamı, evinin her bir tarafındaki özgürlük heykellerinden de anlaşılacağı üzere Amerika’nın metaforu, ikinci bölümdeki Potemkin Zırhlısı’nı andıran geminin, parkalı kaptanı Anna Planeta (Anna Prucnal) da Stalin’in metaforu olarak oldukça uzak duracağımız, fazlasıyla imtina edeceğimiz karakterler olarak çiziliyor Makavejev tarafından. Üstelik Makavejev, bu birbirinden ayrı hikâyelerin kahramanları arasında bazı ortak (ağız fıs fısı) hareket ile her ne kadar ayrı şeyleri savunsalar da birbirlerinden hiçbir farkı olmayan dünya liderleri olduklarını apaçık dile getiriyor.

Makavejev’in Katyn Katliamı görüntülerine yer verdiği, sırf bu nedenle de en cesur filmi olan Sweet Movie, Otto Muehl’in performanslarından etkilenen, oldukça zorlu sahneleriyle kolay yenilip, yutulamayacak filmlerden biri. Bu görüntüler üzerinden de elbette modern toplumun, kapitalist düzenin, steril yapısının büyük bir yalan, bir makyaj olduğunu dile getirdiği bir gerçek. Filmin ikinci bölümündeki Muehl sahnelerindeki kusma eyleminin ekspresyonizmi, anlaşılamayan konuşmaların ise Lacancı bir anlayışı temsil ettiği, metaforların ilmik ilmik döşendiği, müziklerin hiç susmadığı, sarkastik ve faklı türlere göz kırpan yapısıyla Sweet Movie, elbette herkesin izlemekten hoşlanacağı bir film değil. Lakin söylediklerine kulak verilip, zorlu sahnelerin üstesinden gelinirse sonunda hala umut var diyen, tarifi mümkünsüz bir hazine ile karşılaşacağınızı garanti ederim.