İçinden Mektup Geçen Filmler

Immortal Beloved

Immortal Beloved için de mektup; filmi aydınlatan, olayları birbirine bağlayan ve gizemliymiş gibi görünen her şeyi aydınlatan bir unsurdur. Beethoven’ın ölümüyle açılan film, müziğin başkenti Viyana’da geçer. Beethoven’ın kardeşi ve arkadaşı arasında vasiyet tartışması yaşanırken, Beethoven’ın bıraktığı son vasiyette “tüm müziğim ve mülkümün karşılığı, tek varisim olan ölümsüz aşkımındır” ifadesi dikkati çekmektedir. Ve vasiyete bir de mektup eklenmiştir. Beethoven, ölümsüz aşkı için tüm güzel ve aşk dolu sıfatları sıralamakta ancak aşkının kimliğiyle ilgili bilgi vermemektedir mektupta. Mektup, o ölümsüz aşk’a yazılmıştır. Buradan yola çıkarak film boyunca arkadaşı Schindler, bu ölümsüz aşkın karşılığı olan kadını arar durur. O aradıkça biz de Beethoven’la ilgili detayları öğrenmeye başlarız. Beethoven gerçekte yaşamış olduğundan anlatılanlar daha ilgi çekici hale gelmektedir tabiî ki. Gerçekten de Beethoven’ın 1812 yılında yazdığı üç mektuptan söz edilmektedir çeşitli kaynaklarda. Ancak filmin sürükleyiciliği ister gerçek olsun ister olmasın, o vasiyete eklenmiş mektubun kime ait olduğunun izini sürmekten, mektubun Beethoven’da bulunma sebebinin altının deşilmesinden ileri gelir. Finalde ölümsüz aşkın kimliğinden çok, o mektubun ölümsüz aşk tarafından hiç okunmadığı bilgisidir esas trajediyi yaratan. Yani mektup sadece bir filmin değil; yaşanamayan bir aşkı, yanlış anlamalarla geçip giden bir ömrü de derinden etkilemiştir. Filmdeki esas trajedi buradan yakalanır, böylece mektup filmin belkemiğine oturur.