La Casa de Papel İzlemek için 5 Neden

Bade BALIK

Netflix’in dizi piyasasına girmesiyle birlikte sektördeki dağılım ve işleyiş bir hayli değişti. Artık insanlar sadece Netflix dizilerine yöneldiler ki haksız da sayılmazlar. Uzatılmayan konular, daha az bölümden oluşan sezonlar, kaliteli işler… “Bu dizi bitti, ne izlemeliyim?” diyenlerdenseniz son zamanlarda karşınıza çıkmış olma ihtimali çok yüksek olan ve yapım ülkesi nedeniyle alternatif bir tercih denebilecek La Casa de Papel de Netflix’in kaliteli işlerinden bir tanesi. Ama bu dizinin en belirgin farkı, kalitesinin ve oyunculuklarının önüne geçen mükemmel bir zekayla yazılmış senaryosu.

Deşifre olmamak için kendilerine şehir ismi veren sekiz soyguncu ve “Profesör” lakaplı bir adamın beş aylık hazırlık süreçleri sonrasında İspanya Kraliyet Darphanesi’ne girmesini ve daha fazla para basmak için planları dahilinde rehinelerle birlikte kendilerini içeri kilitlemesini konu alan bu yapım konuşulan dil nedeniyle bile size daha farklı bir haz veriyor.

Bazen dizilere başlamak için bazı nedenler ararız kendimize. Oyuncu kadrosu, yönetmeni, senaryosu, anlatmak istedikleri vs. gibi. Peki bu İspanyol yapımı La casa de Papel‘i izlemek için hangi nedenlerimiz olabilir, gelin bakalım.

1. Soygun Planı ve İşleyişi

Diğer suç dizilerine nazaran sizi her bölümün sonunda ters köşe yapmayı başarabilen bir dizi olması bile bence izlemek için yeterli bir sebep. Beş ay boyunca ince elenip sıkı dokunmuş bir soygun planının akıl işi olmaması başarısız bir serüvene yol açardı. Zaten bu noktada önemli olan istediklerine kavuşabilmelerinden çok Profesör’ün söylediği ve hazırladığı her şeyin bir amacı olması ve bunların hepsinin de doğru çıkması. Soygun planı, işleyiş açısından son derece dikkatli ve titizlikle hazırlanmış. Hayran olmamak elde değil.

2. Oyunculuklar

Yabancı dizilerin, bize göre çok daha başarılı oldukları bir diğer konu kesinlikle oyunculuk. Adamların figüranları bile mükemmel! Her karakterin oyunculuğunu rahatça izleyebildiğimiz dizide dışardaki polis kısmının performansı dışında asıl kadro kesinlikle izlenmeye değer demek istiyorum ve tercihi size bırakıyorum.

3. Duygu ve İş Çatışması

Bu başlık ne, diyebilirsiniz. Hemen detaylandıralım. Bu kadar güzel hazırlanmış bir planda hesaba katılamayan tek şey ne olabilir? Duygular, arzular… Profesör’ün en başında “duygusal ilişki yok” lafına rağmen bu kadar vakit geçirmiş ve birbirine güvenmek zorunda olan bir grubun o kadar stresli bir ortamda duygularından arınmış olabileceğini düşünmekte Profesör’ün eksik kaldığı tek nokta diyebiliriz. Size tüm bölümlerde özellikle aşkın işle karıştırılmaması gerektiği ve her karıştırıldığında işlerin bozulduğunu alt metin olarak veren dizi, kaçışa ihtiyacımız olduğunda bizi yönlendiren şeyin mantıktan değil duygulardan geçtiğini de izleyiciye çok güzel anlatıyor. Bu konuyu da dizinin en sevilen karakterlerinden Tokyo’nun bir repliğiyle açıklamak gayet yerinde olacaktır: “Sonuçta her şeyin mahvolması için aşk iyi bir nedendir.”

4. Vicdan

Her şey iyi hoş, plan bazen aksasa da güzel işliyor ama bu insanlar kötü mü? Hayır. Belki de dizideki her karakterle özdeşleşmeyi sağlayan noktada onların hikâyeleri ve vicdan muhasebeleri. Biri vurulduğu zaman onu kurtarmaya çalışmaları ya da kızın rahatsız olduğu fotoğrafı silmek istemesiyle aralarında geçen konuşmalar vs. gibi. Bu planın aksamasına yol açan ilk büyük neden duygularken ikincisi kesinlikle vicdanları ve kendilerini buldukları son durumda neden bu durumda olduklarını sorgulamaya başlamaları.

5. Zaman Kavramı

“24” adlı diziyi izleyenler bu tekniğe çok alışkındır ama genel olarak diziler bu kadar fazla bölümde bu kadar kısıtlı bir zaman dilimini anlatmaz. Mesela birinci sezon sadece üç günü anlatıyor. Ama o kadar güzel işlenmiş ve yazılmış ki siz de onlarla o saatleri yaşamış kadar oluyorsunuz. Diziyi izlediğiniz takdirde zaman kavramının yerini daha rahat anlayabileceğinizi söyleyip gerisini size bırakıyorum.

La Casa de Papel izlemek için beş neden işte karşınızda! Artık diziyi izlemek ya da izlememek sadece size kalmış. Ama bir şans vermek çok zor değil. Şimdiden iyi seyirler!