Narcos (2. Sezon)

İlk sezonuyla 2015’in en çok konuşulan dizilerinin başında gelen Netflix yapımı Narcos, sezon boyunca Pablo Escobar‘ın yükseliş dönemini işlemiş ve Temmuz 1992’de Escobar’ın kendi inşa ettirdiği hapishanesi La Catedral‘den kaçışıyla sezon finalini yapmıştı. Diziye ve ilk sezonuna dair inceleme şurada. Ben bu yazıda daha çok Narcos’un ikinci sezonundaki seyrinden ve değişiminden bahsetmeye çalışacağım.

İlk sezondaki 10 bölüme 70’lerin ortasından itibaren başlayarak Medellin Karteli’nin ortaya çıkışını ve kokain işine giren Pablo Escobar’ın yükselişini sığdırmaya çalışan Narcos, ikinci sezonundaki 10 bölüm boyunca Temmuz 1992’den Escobar’ın öldüğü Aralık 1993’e kadar geçen süreyi ele alıyor. 18 aylık bir süreci 10 saate sığdırmaya çalışan dizi, ikinci sezonunda temposunu düşürüp aile melodramına boğuluyor. Escobar’ın düşüşüyle paralel olarak sallanan aile yaşamı bir anda dizinin ana hikayesi konumuna gelirken ilk sezonun yapı taşlarından olan ve dizide anlatıcı konumundaki Ajan Murphy ve Ajan Peña taca atılıyor.

Narcos’a dair getirilen eleştirilerden en öne çıkanı dizinin Pablo Escobar gibi bir suçluyu sempatik gösterdiği yönündeydi. İlk sezona getirilen bu eleştiriye de katılmamakla birlikte ikinci sezonda karşımıza çıkan Escobar bu eleştirilerin bitmesini sağlayacak gaddarlıkta. Kanıtlanmasa da arkasında onun olduğu düşünülen pek çok patlayan bomba ve sivil ölüm Escobar’ın köşeye sıkıştığında ne denli zalim olabileceğini gösteriyor. Aile yaşamındaki hassaslığı ve iyi tavrı dahi bu kötülüğü filtreleyemiyor.

Bir diğer eleştiri ise dizinin gerçekleri çarpıttığı yönünde. Evet, Narcos bölüm başlarında gerçeklere dayanmasına rağmen olayları dramatize edip değiştirdiğini kabul ediyor ancak özellikle ikinci sezonda yaşananlar bu makasın çok açıldığını gösteriyor. Pablo’nun hayattaki oğlu Sebastián da bu durumdan oldukça şikayetçi ve dizinin ikinci sezonundaki çarpıtmalarına ilişkin şöyle bir liste yayınladı. Sebastián’ın da doğruyu söylediği kesin değil elbet ama dizide Kolombiya tarihindeki kanıtlı olayların yansıtıldığı şekli  gördükten sonra Sebastián’a inanmamak çok daha zor.

Narcos’un senaryodaki sıkıntılarından bahsettim ama teknik kısmına ve cast seçimine yine hakkını vermek gerekiyor. Dönemin Kolombiya atmosferini, yeraltı dünyasını ve sefaleti başarılı bir şekilde yansıtan dizi anadilde konuşan ve doğru rollere yerleştirilmiş oyuncu kadrosuyla da inandırıcılığı üst seviyeye çıkarıyor. Gerçeğin çarptırıldığı tarafları olmasına rağmen geçmişten gösterdiği fotoğraflar ya da kanıtlarla seyirciye sanki belgesel izlediğini hissettiriyor. Kamera kullanımı ve kurgusu da yine aynı şekilde övgüyü hak ediyor.

Evet, ikinci sezonun sonunda Pablo Escobar ölüyor ancak dizi Netflix’ten 2 sezon onayı daha aldı bile. Büyük kesim Escobar’sız Narcos’un aynı etkide olmayacağı görüşünde ancak ben öyle düşünenlerden değilim, özellikle aile dramı odaklı ikinci sezondan sonra. Escobar’dan doğan boşluğa yerleşen Cali karteli, ülkede önceliğin Escobar’ın yakalanması olduğu için gözardı edilen suç çetesi Los Pepes ve ikinci sezonda taca çıkan Ajan ikili Murphy ve Peña önümüzdeki sezonların başaktörleri. Escobar sonrası Kolombiya ve Amerika’daki uyuşturucu kaçakçılığının gidişatını izleme fikri ilgi çekici duruyor.