13.07.2021

Pandemiyi Unutturacak 25 Eğlenceli Tatil Filmi

Spider Man: Far From Home 

Tom Holland’lı Spider Man serisi, çizgi roman sevenler tarafından pek sevilmedi. Çok çocuksu bulundu hatta. Örümcek Adam’ın lise yıllarına bakış attığımız bu yeni serinin ikinci filmi Spider Man: Far From Home (kahraman, Marvel filmlerinde de karşımıza çıktığı için serinin ikinci filmi olduğuna dair bir şaşkınlık yaşamıyor değiliz) bir tatil filmi olarak görüldüğünde aslında çok eğlenceli olabiliyor. Evet, Peter ve arkadaşları yaz tatilinde Avrupa turuna çıkıyorlar, ülkelerin güzel görüntülerini beyaz perdede izlerken biz de mest oluyoruz. Peter, lise aşkı MJ ile flört ederken fondaki mekânlar, biz de tatile çıkmışız da etrafı merakla izliyormuşuz gibi bir etki yaratıyor. Tüm bunları dikkate alıp filmden çeşitli kahramanlıkları, uçmaları, kaçmaları çıkardığımızda elimizde mis gibi bir tatil filmi kalıyor. Hem de aşk soslu… Bence bir de bu açıdan izlemek gerek Spider Man: Far From Home’u.

Seçil TOPRAK

The Cabin in the Woods

Beş üniversite arkadaşı bir karavana atlayıp Curt’ün (Chris Hemsworth), kuzeninin satın aldığı bir kulübeye tatile giderler. Bilmedikleri şey ise ortalığın kısa süre içinde -kilerde bulunan bir kitap ile taçlandırılacak bir benzerlik ile- Evil Dead filmine dönecek olmasıdır.

Buffy the Vampire Slayer dizisinin de arkasında bulunan Joss Whedon basit bir taklitçi değil. Elini attığı her işin mizah dozunu katlamayı iyi bilen biri.

Bu kez bunu klasik slasher formülü üzerinde oynamak suretiyle yapmış. Sürpriz bir son yok. Baş karakterlerimizin bilmediği her şeyi neredeyse en başından beri biliyoruz.

Başka birinin “sürpriz son”unu, filmin açılış sahnesinde iki beyaz yakalının manasız sohbetinde buluyorsunuz. Çünkü asli amaç seyirciyi eğlendirmek ve bunu yaparken, türün klişelerini geviş getirmemek.

Sanıyorum alınan bu risk yüzünden birçok kişi tarafından da zamanında “saçma” olarak nitelendirildi. Gözden kaçırılan nokta ise zaten “saçma” olmasının istenmesi.

The Cabin in The Woods, Whedon’ın korku-komedi türüne yaptığı keyifli bir katkı olarak izlenmeyi hak ediyor.

Tümer TOPAL

The Great Outdoors

The Great Outdoors, buram buram 80’ler havası soluyacağınız, klişelerle dolu olsa da sıkmayan, nostaljik bir slapstick aile komedisi. Başrollerini, Evde Tek Başına serisinden hatırlayacağınız komedyen John Candy ve Hayalet Avcıları, Blue Brothers gibi filmleriyle tanınan komedyen Dan Aykroyd üstleniyor. Filmin senaryosu ise 80’ler ve 90’larda, Evde Tek Başına gibi bir dolu komediye imza atan John Hughes’a ait.

Wisconsin’e dağ tatiline giden şehirli iki ailenin başlarına olmadık olaylar gelir. Günümüzde klişeleşmiş aksaklıklar içinde (gölde su kayağı, hayvanlarla mücadele vb.) mücadele eden babalar, içine düştükleri gülünç durumlarla keyifli bir seyirlik oluşturuyorlar. Zengin ve orta sınıf arası tezatlar, bacanaklar arası çekişmeye de dönüşünce filmin mizah dozu artıyor. Bacanaklar ailelerini korumak için her türlü güçlüğe boyun eğiyor, en sonunda ayılarla bile boğuşuyorlar. İyi yazılmış esprileri ve abartıya çok kaçmayan oyunculuklarıyla bayağı bir film olmaktan sıyrılan The Great Outdoors, ailecek izleyebileceğiniz kült bir aile tatili komedisi. Özellikle, 80’lerin tatillerini, gençlikteki yaz aşklarını, ateş başında anlatılan hikâyeleri özleyenler kesinlikle kaçırmasın.

Burak ALICI

https://www.youtube.com/watch?v=lzk-D_rNt6s