Sherlock: The Final Problem

Sherrinford Çıkmazı

2010’da yayınlanan ilk bölümünden itibaren 7 seneye 4 sezon ve bir özel bölüm sığdıran BBC yapımı Sherlock, 4. sezon finalinden çok dizi finali havası veren bir bölümle veda etti. Senaryo, Cumberbatch ve diğer oyuncuların açıklamalarını hesaba katınca dizinin 5. sezonunun gelmesi kısa vadede zor gözüküyor. Bu yazı da bu sebeple The Final Problem bölümünün dizinin finali olarak hesaba katılıp kaleme alındı.

The Lying Detective bölümü arkasında birçok soru işareti bırakarak sezon finaline olan beklentinin artmasını sağlamıştı. Ortaya çıkan üçüncü kardeş Eurus Holmes, Mary‘nin bıraktığı videolar, Moriarty‘nin ölmeden önce Sherlock’a bahsettiği The Final Problem. Bölüm, her sezon başta Watson sayesinde git gide duygusal tarafını daha çok gördüğümüz Sherlock’un değişiminin son halkası oldu. Ayrıca bu denli sosyopat karakterin altındaki sebebi de açıklamayı ihmal etmedi. Yıllardır özlemini duyduğumuz Jim Moriarty‘i göstermeyi de… Ancak The Final Problem, güzel ayrıntılar barındırsa da bir yandan senaryodaki boşluklarıyla izleyicide aceleye getirilmiş hissi oluşturuyor.

4×2 finalinde Watson’a silah doğrultan Eurus sonrası final bölümü Sherlock’un Mycroft’tan kız kardeşini ondan neden sakladığının hesabını sormasıyla açıldı. Mycroft’u alt eden Sherlock, elde ettiği üstü kapalı cevaplarla Sherrinford adlı özel bir adada uzun yıllardır tutsak olarak kalan kardeşinin en az kendisi kadar zeki olduğunu ve büyük psikolojik sorunlar yaşadığını ve Eurus’un en büyük sorununun ise küçük kardeşi olarak kendisi olduğunu öğrendi. Buraya kadar oldukça makul ilerleyen bölüm devamında karakterlerin kendileriyle çeliştiği sekanslarla örülü bir hikayeyle devam ediyor.

Aceleye Getirilmiş Hissi

Eurus’un rahatça kaçabildiği Sherrinford’a onu görmeye giden Sherlock, Mycroft ve Watson üçlüsü bu kaçışın nasıl gerçekleştiğini sorgulamaktan çok Eurus’un ne planladığıyla ilgilenerek tuzağa düşüyor. Bu ziyaretten önce Eurus’un Sherlock’a yolladığı sürpriz bombanın amacı ise bu ziyareti tetiklemek ancak Eurus harekete duyarlı bombanın kimseye zarar vermeyeceğinden çok emin. Eurus’u camlarla örülü hücresinde ziyaret eden Sherlock, en büyük yeteneği ayrıntıları görebilmesi olan kişi, camekanın yokluğunu göremeyecek kadar şaşkın durumda. Eurus’u buraya tutsak ettiği için içten içe vicdan azabı çeken Mycroft, vicdanını Eurus’a sunduğu noel jestleriyle rahatlatıyor ancak zamanında dünyanın en tehlikeli suçlusu Moriarty ile kardeşini 5 dakikalık özel bir görüşmeye sokabilecek kadar amatör.

Sherlock’u bu derece sosyopat bir ruh haline sokan en yakın arkadaşı Redbeard‘ın Eurus tarafından saklanıp öldürülmesi ancak Mycroft, Sherlock’un bu anıları bilincinden silmesiyle Sherlock yıllarca hiçbir şey hatırlamıyor. Redbeard’ı öldüren ve evi yakan Eurus yıllarca alacağı intikamı düşünerek ayakta kalıyor fakat intikamı duygusal çöküntüsünü Sherlock’a göstermekten öteye gidemiyor. Eurus havada asılı kalan ve bir türlü yere inemeyen küçük bir kız olduğunu göstermeye uğraşırken, Sherlock saatler süren ara ara konuşmalarda uçağın var olmadığını ve aslında Eurus’un zihin sarayını simgeleyen bir metafor olduğunu, konuştuğu küçük kızın Eurus’tan başkası olmadığını ancak bölümün sonunda fark ediyor. Tıpkı Redbeard gibi kuyuya hapsedilen Watson’ın Redbeard’ın köpek değil bir küçük erkek çocuğu olduğunu Sherlock’a açıklaması ise yine Sherlock’un zekasına hakaret sayılabilecek bir başka ayrıntı. Redbeard’ın yıllarca evin yakınındaki bir kuyuda nasıl fark edilmediği ise büyük bir soru işareti… Eurus’un oyunlarından bir olan Sherlock’a Molly’i sevdiğini söyletmek güzel bir sekans olsa da o konuşmadaki Molly’nin neden o ruh hali içinde olduğunu da hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Mary‘nin bıraktığı videolar son iki bölümde kilit rol oynarken Mary’nin bu videoları bırakmadaki motivasyonu da yine soru işareti olarak kalan bir başka konu.

Şimdiye kadar saydığım ve daha pek çok ayrıntı gösteriyor ki Sherlock, hedeflediği birkaç soruyu cevaplamaya çalışırken arkasında daha çok boşluk hatta olmamışlık bırakarak finalini yaptı.

Miss Me?

Yukarıda yazdığım pek çok senaryo boşluğuna ya da karakterlere dair aykırı durumlara rağmen The Final Problem tatmin edici bir bölüm olmayı başardı. Bunu sağlayan sebeplere de değinmek gerekirse, öncelikle artık iyice muammaya dönüşen Moriarty problemi tutarlı bir şekilde sonuçlandı. Sherlock’un zekasını alt edebilmek için ölmeyi dahi göze alan Moriarty’nin Sherlock’u alt etmenin yolunun zekadan değil duygularından geçtiğini bilmesi ve Eurus’la uzun vadeli bir plana başvurması dizi boyunca izlediğimiz Moriarty karakterine oldukça uygun ki dizideki en tutarlı karakterin Moriarty olduğunu da belirtmek gerek. Sherlock’un en büyük travmasının aktörü Eurus’un en büyük travmasının da Sherlock olması bir diğer güzel ayrıntı. İki kardeşin de sorunlarının temelinde duygusal travmalar yatıyor. Planın Moriarty’nin düşündüğü kadar mükemmel sonuçlanmaması da yine bu sebepten dolayı.

Sir Arthur Conan Doyle‘un The Final Problem’i Sherlock – Moriarty arasında ilerleyen ve Sherlock’un mindplace’ini irdeleyen bir öykü. Sherlock ve Moriarty’nin Reichenbach Falls’ta yüzleşmesini sağlayan ve Conan Doyle’un en iyi Sherlock öyküsü olarak nitelendirdiği The Final Problem, Moffat ve Gatiss‘in dokonuşuyla Sherlock’un Moriarty yerine onu bu travmaya iten kardeşi Eurus’la yüzleşmesini konu alıyor. Sherlock’un zekasıyla hesaplaşması yerine duygularıyla yüzleştiğini görmek bu 4 sezona yakışır bir final. Özellikle Watson’a beslediği duygular sayesinde her geçen bölüm daha çok duygularının tutsağı olan Sherlock, onu bu sosyopatlığa iten ana sebeple de yüzleşerek hayatta kalma adına en büyük problemini çözüyor.

2010’daki 1×1 Study In Pink bölümünde Lestrade‘in “Umarım bir gün iyi bir insan olur” dediği Sherlock’u The Final Problem’in sonunda Lestrade’in “O iyi bir insan” sözleriyle uğurluyoruz. Umarım 5. sezonda yeniden karşılaşırız.