Yönetmen Koltuğu: Takeshi Kitano

“Sinema kişisel bir şeydir. Bir filmi yaparken bunu her şeyden önce kendim için yaparım. Bu, beni eğlendiren harika bir oyuncak sandığı gibidir.”

Bu ifadeler Japon yönetmen Takeshi Kitano’ya ait. Oyuncak sandığına benzettiği sinemayı “kişisel” bulduğu içindir ki yönetmenlerin, kendi filmlerinin senaryolarını da kendilerinin yazması gerektiğine inanan Kitano, Kurosawa’yı kendisine öğretmen bellemiş. “Bana ‘Film nedir?’ diye soranlara ‘Kagemusha’, ‘Yedi Samuray’ ve ‘Rashomon’u görmelerini söylerim.” diyor. Bu filmlerdeki görüntünün kesinliği ve mükemmelliği Kitano’yu o kadar etkilemiş ki kendi filmlerinde de görselliği ön planda tutmayı yeğliyor.

Sinemasını “görsellik sineması” olarak adlandıran Kitano’nun izlenilesi filmlerinden beş tanesi:

Zatoichi (2003)

Kör bir kılıç ustasıyla birlikte izleyiciyi 19. yüzyılda bir Japon kasabasına götüren Kitano, Japon kültürüne, geleneklerine, alışkanlıklarına dair ince ipuçları verir Zatoichi’de. Kumar oynayan ve masörlük yapan ana karakter, çetelerin ve samurayların baskısı altında ezilmiş kasabada, hünerlerini sergilemek zorunda kalır. Erdem, alçakgönüllülük, onur gibi kavramlara etkileyici görüntüler eşlik ediyor Zatoichi’de. Bazı sahneleri, filmi izledikten günler sonra bile aklınızda dönecektir.