Yönetmen Koltuğu: Michael Mann

Thief (1981)

Mann’in ilk filmi olan Thief, işinde çok iyi olan ve hayatını mücevher çalarak idame ettiren Frank’in (James Caan) hayatından bir pasaj sunuyor. Frank, tamamen doğaçlama düşüncelerle bir aile yaratma arzusunda sürekli çabalayan melankonik biridir. Fakat kötü mazisi nedeniyle aradığı mutluluğu bir türlü bulamaz. Çünkü Mann’in müzmin yitik dünya tasavvuru Frank’i kuşatmış durumdadır. Tangerine Dream’in müzikleriyle bu baskı iki katına çıkar. Thief, fabrikalarda, hapishanelerde, barlarda, ikinci el araba satılan otoparklarda ve yüksek teknoloji ile donatılmış şirket binalarının en derinlerindeki “maço”ları ön plana çıkarır. Daha sonra Heat’te de göreceğimiz soygun yapılacak alanda mimari keşif ve paftaların kontrolü, alaşım mühendisliği, tonoz veya hücrelerin delinmesi, yakın plan çatışma, polis telsizlerinin dinlenmesi, alarmların susturulması gibi birçok kriminal detayın kullanıldığı planlar, Mann’in böylesi işlerde ne kadar usta olduğunun adeta bir özetidir.

Frank bir sahnede kendisini enseleyen polislere, “Siz hiç çalışarak geçimini sağlamak diye bir şey duydunuz mu?” minvalinde bir şeyler söylemeye çalışır. Aslında Frank’in bu “sıkı çalışma” anlayışı içsel dünyasında yarattığı aile olmak kavramının çöküşü gibi, Amerikan Rüyasının iflas etmiş olduğunu düşündürtmeye yeter. Frank’in son eylemi, Leo ve adamlarından öç almak olduğu kadar kendisini ve aslında sahte olan huzurlu dünya hayalini ortadan kaldırmaktır. Mann’in filmlerindeki belki de en acımasız sondur bu.

Ustanın filmin başlarında vermiş olduğu “Birazdan çok kötü şeyler olacak” karesi ile bitirelim…