28.02.2018

16. Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nin Basın Toplantısı Düzenlendi

16. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali, 10 Mart’ta sinemaseverlerle buluşacak

Fransız Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen basın toplantısında AA muhabirine açıklamada bulunan festivalin programını hazırlayan Alin Taşçıyan, festivalin 16.’sının gerçekleştirileceğinin altını çizerek, “Gerçekten elimizde büyüyen bir festival. Ben ilk yıllarından itibaren gönüllü olarak katılıyordum. Son 10 yıldır hep birlikte yapıyoruz.” dedi.

Taşçıyan, festivalin sıkı prensipleri olduğunu belirterek, “Kadınların sineması dediğimiz zaman oldukça seçici davranıyoruz. Bir yandan gerek içeriği gerek de biçimiyle bu meseleyi yeterince iyi kavramış, yansıtabilmiş, belirli bir yetkinliği yansıtan filmlere önem veriyoruz. Öte yandan da Türkiye’nin neresinde olursa olsun kadınlara ulaşmayı çok önemsiyoruz. Gerçek şu ki İstanbul’da çok fazla etkinlik var ve belki İstanbul’daki kadınların çok da ihtiyacı yok. Bu bir kurumsal kimlik olarak İstanbul merkezli başlıyor. Daha sonra batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine Türkiye’nin birçok iline gidiyoruz. Her sene aynı illere gitmiyoruz. Büyük ölçüde değiştiriyoruz.” ifadelerini kullandı.

Kadınların her yerde aynı heyecanla ve şevkle filmleri izlemek, konuşmak, tartışmak için bir araya gelmek istediklerini aktaran Taşçıyan, şöyle devam etti:

“Programda çok çeşitli filmler var. Kadınların yaratıcılığının en üst sınırlarına kadar gidiyoruz. Özellikle bu sene son derece deneysel, avangart, sanatsal çalışmalar var. Bir yanıyla da sadece kadınların önemli sorunlarını, örneğin cinsel saldırıya uğradıktan sonra nasıl rehabilite olduklarını kameraya anlattıkları belgeseller de var. Onlar da bir deneyim paylaşma yolu, gerçeğin bir parçası. Dolayısıyla çok şahane canlandırmalar var. Cannes Film Festivali’nde ödül kazanan film de var.”

“Şahane genç kadın yapımcı kuşağımız var”

Alin Taşçıyan, Türkiye’deki kadın yönetmenlerin sayısının azlığına dikkati çekerek, “Geçen yıla baktığımız zaman 151 film vizyona çıkmış. Bunların içinden sadece 12’si kadın yönetmen imzası taşıyor. Bu gerçekten çok üzücü ve utanç verici. Kadınların bir ülkede vizyona çıkan filmler arasında yüzde oluşturamaması açıkça ayrımcılık. Bunu elbette tartışmak, dile getirmek istiyoruz. Buna karşı da bir harekette bulunmak ve meseleyi konuşmak istiyoruz. Türkiye’de sanat değeri yüksek, sinemada, uluslararası alanda son dönemde başarılı olan hemen hemen bütün filmlerin ardında kadın yapımcıların imzası var. Şahane genç kadın yapımcı kuşağımız var. Onları bir araya toplayarak deneyimlerini konuşacağız.” diye konuştu.

Kadınların üretimini teşvik edecek etkinliklere de yer vereceklerini söyleyen Taşçıyan, “Yönetmen Nefin Dinç ve görüntü yönetmeni Meryem Yavuz atölye çalışması yapacak. Yurt dışından gelen konuklarımız var. Özellikle Hollandalı belgeselci ve görüntü yönetmeni Claire Pijman katkıda bulunacak ve projeleri olan amatör sinemacılara yöntem göstererek, filmlerini üretmelerini sağlayacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

Taşçıyan, dünyanın birçok yerinde kadın filmleri festivali olduğuna işaret ederek, şunları aktardı:

“Kadın filmleri arasında hiç rekabet yok. Kadınlar kendi sinemaları için buluştuğunda çok hoş bir paylaşım yaşıyor, birbirlerine destek oluyor ve film öneriyor. Birbirlerine yardımcı oluyor. Dünyadaki diğer festivallerin rekabetine hiç benzemiyor. Tam tersine, dostluk ve dayanışma var.” dedi.

Festivalde 48 film gösterilecek

Festival Koordinatörü Melek Özman da önceden kayıt yaptırma koşuluyla filmlerin ve etkinliklerin ücretsiz olarak izlenebileceğini söyledi.

İstanbul’da 17 Mart’a kadar sürecek festivalin daha sonra Diyarbakır, Adana, Mersin, Antalya Bodrum, İzmir ve Trabzon’da izleyiciyle buluşacağını dile getiren Özman, “6 Mayıs’a kadar festival devam edecek. Festivalde, kadınların eli, sözü ve kamerasından 48 film var.” ifadelerine yer verdi.

Özman, festivalde film gösterimlerinin yanı sıra söyleşi ve atölye çalışmalarının da gerçekleştirileceği farklı bölümler olduğunu aktararak “Komşu Komşunun Filmine Muhtaç bölümü var. Suudi Arabistan’dan Tunus’a, İran’a coğrafya komşularının filmleri var. Bu ülkelerin kadınlarının sinemasıyla zamanlarının, yaşadıkları coğrafyalarının filmleri derledik.” diye konuştu.

10-17 Mart’ta İstanbul’da yapılacak etkinlik, 23-25 Mart’ta Antalya’da, 30 Mart-1 Nisan’da İzmir’de, 6-8 Nisan’da Trabzon’da, 13-15 Nisan’da Bodrum’da, 20-22 Nisan’da Mersin’de, 27-29 Nisan’da Adana’da ve 4-6 Mayıs’ta Diyarbakır’da sinemaseverlerin karşısında olacak.