İFF Uluslararası Yarışma: Susuzluk

Oyunculuktan gelme Svetla Tsotsorkova’nın ilk uzun metrajı Susuzluk’ta, Bulgaristan kırsalının görüntüleriyle donattığı beş kişilik bir hikâye anlatıyor bize. Farklı yaş gruplarından iki kadın ve üç erkeğin, rutin hayatına bir bakış olarak da özetleyebiliriz filmi.

Bir kadın, oğlu ve kocası ile kırsal ve çorak bir bölgede yaşamakta ve hayatlarını çamaşırcılık yaparak geçirmekteler. Bölgedeki su sorunu işlerine engel olunca problemi çözmek için bölgeye gelen bir baba ve kızı hayatlarına farklı bir hareket getirir. Evin oğlu, gelen kıza ilgi duymaya başlayınca filmin hikâyesine eklenebilecek naif bir sevgi ayrıntısı ihtimali doğsa da film buna pek meyletmiyor. Yani değinmeceler ve çatışma üzerinden genç kız ve erkeğin belki de ilk duygusal hareketlenmelerini perdeye yansıtıyor ancak film bununla şekillenmiyor. İşin doğrusu film neyle şekilleniyor pek belli değil.

Çamaşır yıkayan kadın ile eve gelen adamın arasında geçen ve sezdirilen yasak ilişki filmin sonuca ulaşması konusunda merak uyandıran tek ayrıntı. Bunun da işleyişe pek katkısı olduğu söylenemez. Filmin finaline saklanan tek gelişme ise ne yazık ki onca “olmamışlık” arasında etkisini yitiriyor.

Filmin mekânsal atmosferine hâkim olan kurak toprak, sarı ağırlıklı renkler ve tozlu yollar, filmi boğucu hale getiriyor. Tekrar eden davranışlar da günlük rutini vermeye çalışırken filmi durağanlaştırıyor.

Çeşitli festivallerden ödüllerle dönen Susuzluk, yolculuğunun İstanbul Film Festivali durağında da Altın Lale için yarışıyor.