23.08.2016

Anti-Hero: 2000’ler

Öykü anlatısının soy ağacına baktığımızda oldukça eski kuşaklara kadar sürdüğünü görürüz. Ancak öykü anlatmak, öyküyü oluşturmak ve kısaca öykünün ritmini belirlemek söz konusu olduğunda çok çok geriye gitmeye gerek yoktur. Nitekim Aristo’nun kurduğu öykü diyalektiği her daim başucumuzda tutacak kadar yeni, eskilerde aranmayacak kadar güncelliğini korumaktadır. Yapısal olarak formüle edildiğinde bir öyküyü oluşturan başlıca temel faktörler: Protagonist (ana karakter), Antagonist (ana karakterin engeli), Tritagonist (üçüncü oyuncu), olay ve mekandan ibarettir. Öykünün dramatik yapısı ise bir piramit şeklinde gelişir: Önce yükselen ve doruk noktayı yaşayan ardından sonuca varan. Öykü anlatma pratiğinin ele alındığı ve uyarlandığı pek çok alanda bu yapı formülü inşa edilir. Ancak Aristo’nun geliştirdiği yapı döngüsü bazen ters-yüz edilerek, örneğin bir antagonist ya da anti-hero ana karakter olabilmektedir. Resmedilen gerçeklik ise anti-hero genel olarak karışıklığa sebep olan, kötücül bir varlıkken; hero ya da protagonist iyiliğe hizmet eden varlık olarak nitelendirilmektedir. Biz ise bu listede öykülerini beyazperdede izlediğimiz “anti-hero”ları hatırlıyoruz. İlk üç listede geri sayım 1970’ler, 1980‘ler ve 1990‘ların beş anti-herosuydu. Şimdi ise listede 2000’lerin beş anti-herosu var. Onların sizi kandırmasına izin vermeyin!

Kaynak: tasteofcinema

the-bad-lieutenant

5- Terence McDonagh – Bad Lieutenant: Port of Call New Orleans (2009)

Nicholas Cage, kariyeri boyunca pek çok çılgın role imza attı. Ancak bu filmin o dönem beklenildiği şekilde Oscar’a dahil olması ve dahası ödülle dönmesi ise deliliğin zirvesi olabilirdi. Bu film için bir eleştiri değil bu. Ama “iyi” kelimesini kullanmakta Cage’in diğer performanslarını baz aldığımızda, bu film ve Cage için bu iyimser yaklaşımı kullanmak oldukça haksızlık olur. Kısaca film eğlenceli ve izlenmeye değer bir öykü sunuyor diyebiliriz.

Yönetmenliğini her dönem ilginç ürünlerle karşımıza çıkan Werner Herzog’un üstlendiği film, sıra dışı bir polisin hikayesini beyazperdeye taşıyor. McDonagh isimli karakterin yasadışı ve illegal olanla uğraşırken bir yandan uyuşturucu bağımlısı ve kumara olan tutkusu onu kusurları olan bir kahraman haline getirir. Katrina sonrası New Orleans’ı merkezine alan film, oldukça sıradan öykülerin iç içe geçmesiyle çıkar karşımıza.