Vizyon Menüsü – 16 Kasım

Bu hafta vizyona giren sekiz filmden sizlerin beğeneceğini umduğumuz üç adet yabancı yapım önermek istiyoruz.

Halil ŞİMŞEK

Dul Kadınlar (Widows)

Bu haftanın vizyon menüsünde kendine yer bulan ilk film Dul Kadınlar (Widows). Hunger (Açlık) ve Shame (Utanç) filmleri ile büyük uluslararası başarı kazanan, 12 Years a Slave (12 Yıllık Esaret) ile Oscar’a uzanan yönetmen Steve McQueen bu kez daha önce benzerine rastlanmamış bir soygun filmiyle beyazperdede. Dünya prömiyerini Kuzey Amerika’nın en prestijli etkinliği olan 43. Toronto Film Festivali’nde yapan, Londra Film Festivali’nin açılışında gösterilen ve hem eleştirmenlerin hem izleyicilerin büyük beğenisini kazanan film, parlak oyuncu kadrosu, heyecan verici konusu ve Steve McQueen’in incelikli yönetimiyle şimdiden Oscar, Altın Küre ve SAG gibi ABD sinema ödülleri için konuşuluyor.

Film, ölmüş eşlerinin geride bıraktıkları borç dışında ortak noktaları olmayan dört kadının hikayesini anlatıyor. Bu dört kadının tek ortak noktaları, ölen eşlerinin yasadışı işlerden kendilerine borç bırakmış olması. Kendi kaderlerini ellerine alan bu dört kadın, işbirliği yaparak eşlerinin yarım bıraktığı soygunu kendileri tamamlamaya karar veriyor ve olaylar gelişiyor.

Fantastik Canavarlar: Grindelwald’ın Suçları

Bu hafta vizyon menüsünden sizlere önereceğimiz ikinci film ise Fantastik Canavarlar: Grindelwald’ın Suçları (Fantastic Beasts: The Crimes of Grindelwald). İlk filmde Grindelwald’ın büyücüler aleminin karanlık tarafında yükselişe geçmesinin akabinde, sihirli canavarlar konusunda uzmanlaşmış gezgin büyücü Newt Scamander’ın rotasının bu kez Paris’i gösterdiği film, haftanın en beklenen filmleri arasında kendine yer buluyor. Karanlık büyücü Gellert Grindelwald, Newt Scamander’ın da yardımıyla Amerika Birleşik Devletleri Sihir Kongresi (MACUSA) tarafından yakalanır. Ancak kaçmayı başaran büyücü, kendine, gerçek niyetinden habersiz olan müritler toplamaya başlar. Asıl planı, büyü dünyasından uzak olan canlıların hepsine hükmedecek olan safkan büyücüler yetiştirmektir. Karanlık büyücünün planlarını bozmak isteyen Albus Dumbledore, eski öğrencisi Newt Scamander’dan yardım ister. Önündeki tehlikenin farkında olmayan Newt, gerçek dostluklar ve aile bağları konusunda bile sevgisinin ve sadakatinin test edileceği bir yola girecek ve olaylar gelişecektir.

Whitney

Bu haftanın vizyon menüsünün üçüncü ve son filmi de biyografik özellikleri bünyesinde barındıran Whitney. Dünya prömiyerini bu sene gerçekleştirilen 71. Cannes Film Festivali’nde yapan film, ülkemizde ise ilk olarak Ekim ayında gerçekleştirilen Filmekimi 2018’de seyirci ile buluşmuştu. Filmin odak noktası ise adından da anlaşılacağı üzere pop müziğin en sevilen ve tartışılan isimlerinden; 200 milyon albümle müzik tarihinin en çok satan kadın şarkıcısı, parlak kariyerine sinemayı da ekleyen skandalların kadını, henüz kırk sekiz yaşında ölen Whitney Houston.

Bu çok yönlü müzik belgeseli, yalnız yıldızın ölümünden kariyerinin neden yalpaladığına, geçmişinden yıldız oluşuna merak edilen birçok noktayı ele alıyor. Hiç gün yüzüne çıkmamış özel filmleri, ailesi ve en yakınlarıyla yapılan röportajlar, demo kayıtlar ve pek bilinmeyen sahne performanslarını bir araya getiren film, sadece bu benzersiz sanatçının hayatına değil ABD müzik endüstrisine ve toplumuna de göz atıyor. Filmekimi’nde kaçıranlara ve Whitney Houston hayranlarına duyurulur.