Ted 2: Ayı da Olsa İnsan İnsandır

Hande Kara

İlk film ile tesadüfi ve sürpriz bir başarıya imza atan Ted’i bize sevdiren, sevimlilikten ölmek üzere olan bir oyuncak ayının içine yetişkin birini yerleştirmek olmuştu. Fikir orijinaldi, tazeydi, biz de severek tükettik. Ancak ikinci filmin bıraktığı tat, trending topic’ten yeni düşen hashtag’le tweet atmak gibiydi. On parmağında on marifet olan Seth MacFarlane, bu kez baltayı taşa vurmuştu. Neden mi? Bakın neden…

İlk olarak Ted’e bu denli gülmemizin başında, Ted’in ağzı bozukluğu, o sevimli peluşun içinden kötü alışkanlarıyla fırlayan yetişkinliği ve tabiatı gereği hayatı ciddiye almaması geliyordu. Oysa Ted 2’de evlenip, bir de üstüne baba olmaya karar veren bir Ted ile karşılaşıyoruz. Bununla da bitmiyor, mahkemelerde dolaşıp Ted’in bir eşya değil de insan sayılması için uğraşıyoruz. Yani ilk filmin savunduğu her şey yerle bir oluyor. Espriler hâlâ güldürüyor, senaryo yine zekice yazılmış ve popüler kültür göndermeleri ilk filme nazaran daha fazla. Ama tüm bunlar Ted 2’yi iyi bir film yapmaya yetmiyor. Filmin gerçekten komik anları yok değil, ancak bu komedinin Recep İvedik parodilerinden pek de bir farkı olmadığını itiraf etmek gerek. Eğer Ted’e gülüyorsanız, muhtemelen Recep İvedik’e de güldünüz.

İlk filmde izlediğimiz hovardalıkların ardından durulmaya karar verip evlenen Ted, sonunun yıldırım kankası Johnny gibi olmasını istemediği için, evliliğini sağlam kazığa bağlamaya karar verip çocuk sahibi olmak istiyor. Ancak doğurganlığını kaybeden Tami-Lynn sebebiyle Johnny’nin sperm donörlüğü ile çocuk yapma fikri suya düşüyor ve Ted ile Tami evlat edinmeye kara veriyorlar. İşte işler de bu noktada sarpa sarıyor. Ted’i insan olarak görmeyen yasalar bir anda Ted’in hayatını kabusa çeviriyor ve Ted hakları için savaşmaya başlıyor. Film burada insan haklarına ve bir nevi, siyahilerin yıllarca verdikleri mücadelelere de gönderme yapıyor.

Mark Walhberg ile birlikte yan rollerde izlediğimiz Amanda Seyfried her daim kafası güzel çaylak avukat rolünde, Morgan Freeman ise ülkenin en zorlu vatandaşlık davalarına bakan ünlü bir avukatı canlandırıyor. Filmin çeşitli anlarında karşımıza çıkan konuk oyuncular Tom Brady, Liam Neeson, Jay Leno, Jimmy Kimmel ve Sam J. Jones ise sadece varlıkları ile gülümsetiyorlar. Film boyunca karşımıza sevimsiz bir çift olarak çıkan Michael Dorn ve Patrick Warburton’ın varlıklarına ve zorbalıklarına anlam vermek ise zor. Comic-Con’un New York ayağında geçen son yarım saat, hareketli sahnelerle çizgi roman severleri yakalayabilir. Filmin en komik anlarından biri de yine Comic-Con’da Amanda Seyfried’ın Ted tarafından kendisine benzetilen Gollum ile karşılaşması olsa gerek.

Family Guy takipçilerinin yadırgamayacağı, ilk filme bayılanların da severek izleyeceği bir film Ted 2. Ama Ted’e hiç bulaşmadıysanız, konunun çok dışında kalabilir, hatta filmin uzun sayılabilecek iki saatlik süresinden de sıkılabilirsiniz.