03.06.2017
!f İstanbul’da Bu Filmleri Kaçırmayın
İnci Tulpar
Sparrows
“Gençliğin yalnızlığı ve kafa karışıklığı hepimizin anımsadığı duygular. Acı, aşk ve öfkeden oluşan duygular spektrumu ile ilk kez karşılaşılan dönemdir, gençlik…”
Rúnar Rúnarsson (Yönetmen)
İzlanda ve Norveç ortak yapımı bu büyüme öyküsü, İskandinav sineması severler için kaçırılmaması gereken bir film. Daha önce “10 İskandinav Filmi“ listemizde de önerdiğimiz yapım, bakir bir doğa manzarasının ortasında, 16 yaşındaki Ari’nin masumiyetini kaybetmesini anlatırken, İskandinav sinemasının pek sevdiği simgesellik ve ironik anlatıma da selam veriyor.
Men and Chicken
“Burada çok fazla hayvan var. Korkmayın.”
Biraz deneysel bir İskandinav sineması örneği izleyeyim ama içinde Mad Mikkelsen da olsun diyorsanız kült yönetmen Anders Thomas Jensen’in son absürd filmi “İnsanlar ve Tavuklar” tam size göre…
Election Night (1999) ile En İyi Kısa Film dalında Oscarı olan Anders Thomas Jensen’i, Flickering Lights (2000), Çaylak Kasaplar (2003) ve Adam’s Apples (2005) ile anımsayacaksınız…
Mon Roi
Tony: “Pisliğin teki değilsin, değil mi? ”
Georgio: “Tabii ki hayır, pisliklerin kralıyım ben”
2015 Cannes Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödüllü Emmanuelle Bercot ile yetenekli Vincent Cassel’in aşkını anlatan film, yönetmen Maiwenn’in acı, sevinç, aşk, ihanet gibi duyguları harmanladığı bir görsel şölen …
James White
“Gitmem gerek. Döndüğümde hayat için hazır olacağım.
Martha Marcy May Marlene’in yapımcısı Josh Mond’un ilk yönetmenlik denemesi James White göze ve duyulara hitap eden, hem hüzünlü hem de büyüleyici bir büyüme hikâyesi…
Anne rolünde ise, Sex and the City’den sevdiğimiz Cynthia Nixon var.
Liza the Fox Fairy
“Mutluluğun kokusu Mekk Burger Restoranı’nı dolduruyordu”
Bu sıradışı fantastik komedi, her ne kadar Amelie’yi andırsa da kesinlikle kendine has bir büyüleyiciliği, kendine has rengârenk, şehvetli ve bol kanlı bir havası var. Bu arada filmdeki harika müzikleri de atlamamak gerek!